Kartalkaya’da yanan otelin aşçısı korku dolu geceyi anlattı: Ölmediğime pişmanım, o çığlığı duysanız…

Selçuk’taki Yangın Faciası Görgü Tanığı 26 Yaşındaki Serbest’ten Şok İtiraflar!

İzmir’in Selçuk ilçesindeki ailesinin evine dönen Mustafa Serbest, yaşadığı yangın gecesini dehşet dolu anlarla anlattı.

3 yıldır Grand Kartal Otel’de aşçılık yapan Serbest, yangın olayına ilk elden tanıklık ettiğini belirtirken, göz yaşartıcı anılarını paylaştı.

Odasının otelin ikinci katında bulunduğunu belirten Serbest, gece bir anda sese uyandıklarını ve saatlerin 02.45-03.00 civarında olduğunu fark ettiklerini söyledi. “Arkadaşımız bizi uyandırdı ve ‘Yangın var’ diye bağırdı. Dışarı çıktığımızda her yer dumanlar içindeydi. Nefessiz kaldık, görme yetimizi yitirdik. Kendim çıkmak zorunda kaldım, çünkü yolu biliyordum. Panik içinde garaja yöneldik, ancak kapı kapalıydı. 15-20 kişiyle birlikte ittirmeye çalıştık. Sonunda kedimizi dışarı attık. Yangın henüz kontrol altında değildi, sadece duman vardı. Yaklaşık 30-40 dakika içerideydik.” diyen Serbest, göz yaşartıcı anları titizlikle anlattı.

Serbest, otelden dışarı çıktığında alevlerin oteli sardığını, insanların camlardan yardım istediklerine şahit olduğunu aktardı.

“Yangın Merdivenlerinin Erişilemez Kapısı Tahtaydı!”

Mustafa Serbest, itfaiyenin olay yerine yeterli geç geldiğini, oteldekilerin pencerelerden atladığını gözlemlediğini paylaşarak, “Bazılarını kurtarabildik, bazılarını maalesef kurtaramadık. Atlamadan önce yataklarını altlarına seriyorduk.” dedi.

Otelde yeterli yangın önlemlerinin alınmadığını savunan Serbest, şu ifadeleri kullandı: “Yangın dedektörü vardı ama işlevsizdi. Yangın tüpüne rastlamadım. Bir tane olduğunu biliyorum ama gerektiğinde bulunamıyordu. Sulama sistemi de yoktu. Yangın merdivenleri personel tarafından kullanılıyordu. Uyarı levhaları vardı ama ışıklandırma yetersizdi. Erişilemez hale getirilmiş yangın merdivenlerinin kapısı tahtaydı. Kapılardan biri yanınca, duman içeri yayıldı.” şeklinde konuştu.

“Cehennemi Gözlerimle Gördüm!”

Serbest, bir daha Kartalkaya’ya gitmek istemediğini belirterek, “O yaşadığım çaresizlik ve kargaşa… Biri birini atıyordu, çığlıklar yükseliyordu. Herkes kendi hayatını kurtarmak için umutsuzca atlıyordu. Bir cehennem yaşadık orada. Gözlerimle gördüm, yapabileceğim tek şey bakmaktı. Girdiğimiz odalardan bile kurtaramadığımız insanlar oldu. Her yer duman, tam bir kaostu.” şeklinde duygularını dile getirdi.

Related Posts

Trump yönetimi, federal çalışanların iş arkadaşlarını “kendi dinlerinin doğruluğuna” ikna etmesine izin verecek

Trump yönetimi, federal çalışanların iş arkadaşlarını “kendi dinlerinin doğruluğuna” ikna etmesine izin verecek

Dünyaca ünlü yıldız Golovin, Galatasaray forması giydi

Monacolu futbolcu Aleksandr Golovin, Galatasaraylı futbolcu Ismail Jakobs’un kendisine gönderdiği Galatasaray formasını giydi. Jakobs, bu anları sosyal medya hesabından paylaştı.

Maltepe’de servis otobüsü şarampole yuvarlandı: 8 yaralı

İstanbul Maltepe’de servis otobüsü şarampole yuvarlandı. Kazada 8 kişi yaralandı.

Kanada’dan Filistin meselesinde iki devletli çözüm açıklaması

Kanada Dışişleri Bakanı, Filistin meselesinde iki devletli çözüme destek verdiklerini belirterek, bunun için siyasi cesaret ve kararlılık gerektiğini kaydetti.

İmamoğlu’nun sözde cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası sloganı AK Parti’de doğmuş

Yolsuzluk soruşturması kapsamında cezaevinde bulunan Ekrem İmamoğlu’nun sözde cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasında kullandığı “Güçlü devlet, zengin millet, büyük Türkiye” sloganının aslının 2020 yılında eski AK Parti Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı tarafından Eyüpsultan Mahalle Danışma Meclisi’nde kullanıldığı ortaya çıktı. Çamlı’nın Türkiye’de birlik ve beraberliğin sağlanması adına, “Birbirimizi sevmeye müebbet hüküm giymişiz. Koşulsuz, şartsız birbirimizi seveceğiz, sırt sırta vereceğiz kardeşim.” ifadeleriyle vurguladığı sloganın İmamoğlu’nun kampanyasında ön plana çıkarılması siyasi tartışmaları da beraberinde getirdi. Öte yandan CHP lideri Özgür Özel’in önünde poz verdiği söz konusu sloganın altına Ahmet Hamdi Çamlı’nın adının yazıldığı görseller de sosyal medyada dikkat çekti.

Devlet hastanesinden kırık burna ‘sağlam’ raporu!

Saraçhane’de burnu kırılan öğrenci için hastane ‘şiddet görmemiştir’ dedi. Silivri Cezaevi Müdürü ise darp raporu almadan tutukluyu koğuşa sokmadı